Galiçya'daki küçük bölgenin adı Ribeira Sacra, namı diğer kutsal kıyı şerididir. Burada Miño ve Sil nehirleri azami 500 metre derinliğe sahip geçitler oluşturmuştur. Seyahat otobüsü yolcuları için bir macerayken sürücü ve araç için bir zorluktur. 

Küçük Monforte de Lemos şehrine yapılan yolculuk birkaç aylık Mercedes-Benz Tourismo'nun direksiyonundaki sürücümüz Angel ve yolcuları için son derece rahat geçiyor. Ancak kısa bir süre sonra dar şehirler arası yollar sürücünün pür dikkat kesilmesine yol açıyor. Bu yollar, tarlalar ve meralardan asıl geçim kaynağı sığırcılık olan küçük çiftliklere uzanıyor. Burada yoğun bir trafiğin olmaması iyi çünkü karşıdan gelen araçlar düzenli olarak yavaş gitmeye ve yolun sağ kıyısına sıkışmaya zorluyor. 

Ancak sürücü ve yolcular için asıl zorluk Sil kıyısına götüren son yedi kilometre üzerinde başlıyor. Yolcular burada Sil geçidinin dik yamacından ve 2.000 yıllık üzüm teraslarından oluşan manzaranın keyfini su üzerindeyken çıkartmak için iskelede bir katamarana biniyor. 

Şehirler arası yol git gide daha dik ve virajlı hale geliyor. LU-903 aracı üzüm bağları arasından 400 metreden fazla yükseklikten aşağı iniyor. Bir trafik levhasının ikazı: yüzde dokuza kadar rampa inişi. Otobüsü sadece diz boyunda olan bir duvar sağdaki uçurumdan ayırıyor. Sayısız viraj dar olduğu kadar karmaşık da. Otobüsümüz virajları art arda geçerek geçitten aşağı inerken üzüm teraslarının arasından yükselen koyu bulutlar ve sis dumanları garip manzaranın duygusal havasını güçlendiriyor. Şoför Angel bu yolda sayısız yolculuk yaptı. "Yolu çok iyi bilmeniz gerek", diyor. 12,30 metre uzunluğundaki seyahat otobüsüne neredeyse yer bırakmayan dar yollarda ve virajlarda söz konusu olan hem sürücünün becerilerine hem de otobüsün fren ve yürüyen aksam teknolojisine güvenmektir. 

diyerek açıklıyor. "Tourismo 15 RHD yeni yardımcı sistemler ve mükemmel yürüyen aksamı sayesinde yüksek bir emniyet ve sürüş konforu sunuyor. Buna bir de yeni ön göğüs sayesinde sürücü için daha kolay bir hale gelen kumanda ekleniyor. Ve OM 470 motoru, 335 kW (456 BG) ile nehir kıyısından Riveira Sacra'nın tepelerine uzanan dik geçitlerin üstesinden gelmek için performanstan fazlasını sunuyor." 

Bir yanda dik bir şekilde yükselen üzüm bağları diğer yanda neredeyse dimdik araziler. Bu durumda manzarayı izlemek için sürücünün bir dakikası bile olmuyor. Bütün dikkat yola veriliyor. Ancak nehre ulaşıldığında geride bırakılan yolun zorluklarını tablo gibi bir geçidin nefes kesici manzarası alıp götürüyor; ancak ekstrem rampa çıkışları ve dar virajları olan dik üzüm bağları arasından geçen dönüş yolunun vadiye götüren yoldan daha az zorlayıcı olmayacağını unutmamalısınız.